Perina (Naşide Gökbudak)
Bu sıcak Temmuz gecesinde, Ukrayna’da Donetski’de Nen Bölgesinin nehir kıyısına yakın bir köyünde yaşayan,
aristokrat Averkiy ailesinin evinde üzüntü ve ümitsiz bir bekleyiş hakimdi. Zaman gece yarısına yaklaştığı halde ev halkı ve hizmetkarlar hala oturuyorlar, dua ediyorlardı. Zaten yapabilecekleri başka bir şey de yoktu.
Büyük evin giriş kapası üzerindeki büyük tokmak hızla ve sabırsızca vuruluyordu.
Oturma odasında küçük kardeşlerinden haber bekleyen dört kardeşten en büyüğü Yergeniv, isteksiz bir şekilde yerinden kalktı. “Bu saatte kim bu şekilde kapı çalabilir? Bolşevikler olabilir mi acaba?” diye düşündü. “Kim o?” diye yüksek sesle sordu.
“Benim Mihail! Ben, Albay Gramiko Yeltsin, kapıyı hemen aç! Bekleyecek durumda değilim.”
Çok çok beğendim. Az önce son satırlarını okuduğum bu roman gerçek hayat hikayesi olması bakımından olduğu kadar hikayenin olağan dışılığıyla da sonuna kadar büyük heyecanla beni sürükledi. Bazen çok kızdım yaşananlara, bazen insanlar nasıl bu kadar kötü oluyor diye düşündüm, tek bir yerinde ise çok güldüm. Çok güçlü bir kadının, takdire şayan hayatta kalma mücadelesi ile gözlerimi yaşartan trajik hayat hikayesi diyebilirim..