
Karşı Çıkmak Gerekiyordu (Wolfdietrich Schnurre)
Duvarda, jüri masasının tam üzerinde, beyaz bir leke var. Vaktiyle bir Führer resmi asılmış olacak oraya. Eskiden.
Dışarda gün kararıyor. Burası da bir loş, içerisi. Rahat olmasına rahat bir yer.
Ancak: Davalı sandalyesinde oturup kalmış olmamalıydı insan.
Salon dolu. Koridorlarda duranlar bile var.
Zabıt katibi kopya kalemini çiğniyor; bıyığının altı şimdiden mosmor olmuş bile.
Kendime başka bir avukat tutmalıydım; yumuşak başlı adamın biri bu bizimki.
“Tamamen böyle; ve boğazını sıkmış,” diyor savcı.
Yargıçla jüri üyeleri, beni küçümseyerek süzüyorlar.
Beyaz metal düğmeli mavi üniforması sırtında olan havagazı memuru, başını tutuyor. Başında bir sargı bezi var. Zavallı herif; acıyorum şimdi.
Bütün bu kalabalık da nerden gelip dolmuş buraya; amma gülünç ha! Adamın biri kafasına bir yumruk yemiş de ne olmuş yani? Daha başka neler var…
Yargıç, başlığını yine başına giyiyor.
Dinleyiciler daha bir yerleşiyorlar. Sürüyle tanıdık var, görüyorum.
Yargıç diyor ki: “Davacı, olanları anlat bakalım.”
Havagazı memuru ayağa kalkıyor. Titriyor, “İçeri girmiştim,” diyor.
“Nerden içeri?” diye soruyor benim avukat.
“Kesmeyin…,” diyor yargıç.
“İçeri girmiştim,” diyor havagazı memuru, “gaz parasını almak için. Yatağa uzanmıştı.”
“Kim?” diye soruyor savcı.
“O,” diyor havagazı memuru beni gösterip.
“Ee?”
“Hiç. Uyuyordu.”
Dokuz öyküden oluşan, kitaba adını veren öyküden alıntıyı yukarıda aktardım. Kitap hakkında arka kapakta yazanlardan da bir bölümünü aşağıda okuyabilirsiniz.
“Savaş sırasında ya da hemen savaştan sonra yazılanlar, yazar olmayı amaçladığım için değil, başka bir çare olmadığı için yazılmıştır.”
Bu sözler, İkinci Dünya Savaşı’na er olarak katılan Wolfdietrich Schnurre’ye ait. Schnurre, birçok silah arkadaşı gibi, savaşı lanetleyen başarılı öyküler yazdı.
Bu kitaptaki öyküler 1945 – 1947 yılları arasında geçiyor.
