Başka Zaman Kütüphaneleri (Zoran Zivkovic)


Gerçek hayatlar kurgulanmış hayatlardan çok daha heyecanlıdır.

Başka Zaman Kütüphaneleri (Zoran Zivkovic)

Gece Kütüphanesi: … Danışmaya ulaştığım an gözlüklerimi taktım. Geç kalmış olduğumdan buraya gelirken yüzümde duruma uygun bir gülümsemeyle özür dileyerek bir mazeret söylemeye ve kütüphaneciyi yumuşatmaya karar vermiştim. Eğer insan sinirli bir mizaca sahip değilse, bu tür durumlar karşısında abartılı bir talebi bile olsa, yumuşak davranabilir, belki daha sonra da insanlara karşı nazik davrandığı için kendinden gurur duyabilir. Ancak, karşımda derdimi anlatacak kimse yoktu. Çünkü danışma masasında kimse oturmuyordu. Eğer gözlüklerim gözümde olsaydı, bunu daha önce fark edebilecektim.

Cehennem Kütüphanesi: Sen kaç kitap okudun?

Bir an durdum ve kaç kitap okuduğumu hatırlamaya çalıştım. “Şey, yani doğrusunu söylemek gerekirse, o kadar çok değil.”

“Demek, o kadar da çok değil! Bak şimdi sana kaç tane okuduğunu tamı tamına söyleyeyim.” Bilgisayarda hızlıca yazdığından klavyeden tuş sesleri geldi. “Yaşamının son yirmi sekiz yılında iki tane kitabı okumaya başlamışsın. Birincisini dördüncü sayfadan sonra bırakmışsın ve ikincisinde de sunuş paragrafının ötesine gitmemişsin.”

“İlgimi çekmemişti, dedim, pişmanlık dolu bir sesle.

“Öyle mi? Peki başka şeyler çekti mi?”

Yukarıda kitaptaki altı öykünün ikisinden iki küçük alıntı yaptım. Aşağıda arka kapağı okuyabilirsiniz.

Sırp edebiyatının önde gelen yazarlarından biri olan Zoran Zivkovic, postmodern fantezi türünün dünya üzerindeki en önemli yapıtlarından olan ve 2003 yılında Dünya Fantezi Ödülü’ne layık görülen “Başka Zaman Kütüphaneleri”nde iç içe geçmiş altı öyküye yer veriyor.

Gelecekte bir gün yazacağı romanlara Internet ortamında, bir web sitesinde rastlayan bir yazarla tanışırız bu öykülerin ilkinde. Sonraki öyküde, posta kutusunda sürekli olarak kalın ciltli kitaplar bulan ve oturduğu apartman dairesinin içini bu kitaplarla dolduran yalnız bir adam çıkar karşımıza. Üçüncü öyküde, dünya üzerinde gelmiş geçmiş ve halen yaşamakta olan tüm insanların biyografilerinden oluşan bir kütüphaneden bir gece vakti korkulu kuşkular içinde çıkmaya çalışırız. Dördüncü öyküde, cehennemde sonsuza dek kitap okumaya mahkum edilmiş bir günahkarla aynı hücrede buluruz kendimizi. Bizi şaşkına çevirir bütün dünya kitaplarını içinde barındıran küçük bir kitap, beşinci öyküde. Son öyküde, kütüphanesinin rafında karşısına çıkan karton ciltli bir kitaptan kurtulmaya çalışan eski kitap koleksiyoncusunun tecrübesiyle dünya üzerinde bugüne değin yayımlanmış ne kadar kitap varsı hepsini içimizde buluruz.

Olağanüstü bir düş gücünün ürünü olan “Başka Zaman Kütüphaneleri,” içinde Pandora’nın kutusunun saklı olduğu bir okuma yolculuğu…

Bu zor zamanlarda en güzel şey bence okumak. ? Çok ilginç bir kitap.

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.