Biz İnsanlar (Ayn Rand)


Biz İnsanlar (Ayn Rand)

Petrograd asit fenik kokuyordu.
Çelik bir direğin tepesinde bir zamanlar kırmızı olduğu anlaşılan pembe bir bayrak dalgalanmaktaydı. İstasyon binasının camları bayrak direğinin çeliği gibi gri bir renk almış, donuklaşmış pek çoğu da kırılmıştı. Bazılarında hala kurşun izleri duruyordu. Bayrak direğinin altında örümcek ağları sarkmaktaydı. Bunun daha aşağısında akrebi ve yelkovanı olmayan kırık bir saat vardı. Kirli paltolu, soluk yüzlü bir sürü insan saatin altında durmuş endişeli gözlerle trenin gelmesini bekliyorlardı.

Kira Argounova, Petrograd’a bir yük katarının basamaklarından girdi. Lüks bir transatlantikte seyahat eden bir yolcunun kayıtsız nazarlarıyla etrafına bakınıyor ve dimdik, hareketsiz bir pozda duruyodu. Üstünde solmuş mavi bir elbisenin altında güneşten yanmış uzun ve biçimli bacakları çorapsızdı. Boynunda eski ipekli, kareli bir eşarp ve karmakarışık kısa saçlarının tepesinde sarı püsküllü bir bere vardı. Sakin, rahat ağzında, hafifçe açılmış gözlerinde, yabancı bir şehre giren bir savaşçının o şehri feth mi edeceği, yoksa esir mi düşüreceğini bilemeyen çekingen ve korkak ifadesi okunuyordu.

İlk sayfasından alıntı yaptığım kitap Halk Yayınevince 1974 yılında yapılan 3. Baskısıdır. Güzel bir kitaptır bulabilirseniz okumanızı tavsiye ederim.

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.