
Kürk Mantolu Madonna (Sabahattin Ali)
”Her gün, daima öğleden sonraları oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor; ratgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum ‘Kürk Mantolu Madonna’yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum.”
Kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. Kollarıyla bizi sarar. Sorgulamadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz.
Yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran Sabahattin Ali, bu kitabında güçlü bir tutkunun resmini çiziyor. Düzenin sildiği kişiliklere, yaşamın uçuculuğuna ve aşkın olanaksızlığına (?) dair, yanıtlanması zor sorular soruyor.
Evet, çok güzel bir kitap daha nihayete erdi, göz yaşalarımı zor tutarak okuduğum son sayfalarını kapadığımda içimi derin bir hüzün kapladı. Herkes gibi adını duyduğum ama alıp okumadığım bu kitabı Osman Balcıgil’in Yeşil Mürekkep Kitabını okuduktan sonra edinmek elzem olmuştu artık benim için. Aldım, okudum, mutluyum. İnsanın aklında, insana ve aşka ve ‘aşık’a dair derin düşünceler ve bir sürü soru uyandıran bir kitap, sonlarını merak ederek okudum, tavsiye ederim…
