80 Günde Devrialem (Jules Verne)
Garip Bir Adam
1872 yılında, Londra’nın Burlington Gardens semtindeki Savilla-row Sokağının 7 numaralı evinde Fileas Fogg adında bir adam oturuyordu. Londra Reform Kulübünde üye olan Fogg’un saray çevrelerinde, soylu kişilerin devam ettikleri eğlence yerlerinde adından söz edilmezdi. Fabrikatör, bankacı, büyük bir tüccar da olmadığı halde, onu böylesine seçkin ve özgün kılan neydi?
Fogg, kendi kabuğuna çekilmiş, gösterişten hoşlanmayan bir kimseydi. Başkaları da pek bir şey bilmezdi onun hakkında. Geveze değildi. Tutumsuz, açgözlü de sayılmazdı. Olumlu yanları çoktu. Darda kalmışlara, kimsesizlere para yardımında bulunur; ama bunları kimseler duymazdı. Kısacası pek övünme huyu yoktu.
Yalnız, kimse onun kadar dünyayı tanımazdı. Önemli özelliklerinden biri buydu. Bilmediği yer yoktu. Gazetelerde büyük haber olarak verilen, yolunu kaybetmiş gezginler üzerine en yaklaşık tahminleri şaşılası bir kesinlikle yapan gene oydu. Son derece gelişmiş bir sezgi gücüyle, dünyanın her tarafını gezip görmüş gibi bilirdi. Çarpıcı yanı işte buradaydı. Çünkü dünyanın dört köşesini dosdoğru anlatan Bay Fogg, yıllardır Londra’dan hiç ayrılmamıştı. Peki bu nasıl oluyordu?
Macera ve keşif bir arada okuması hem eğlenceli hem de heyecanlı güzel bir çocuk kitabı.